Pilates Prensipleri

Pilatesin çok yönlü faydaları artık herkes tarafından bilinmekte ve kabul edilmektedir. Pilates düzenli uygulandığında vücudu güçlü ve esnek, zihni dinlenmiş, kişiyi enerjik ve canlı yapar, kemik erimesi riskini azaltır, omurgayı ve duruşu düzeltir. Ancak nedense herkes pilatesten aynı sonuçları alamayabiliyor. Özellikle biz eğitmenler sık sık bu şikayetleri duyuyor ve gözlemliyoruz. Bazen pilatese birlikte başlayıp, aynı istikrarla devam etseler de, iki öğrenci aynı gelişmeleri göstermeyebiliyor.


Tabi ki, her sporda olduğu gibi kişinin temeli, daha önce spor geçmişi olup olmaması, ve ne yazık ki genetik farklılıklar alınan sonuçlarda aktif etkenlerdir. Ancak dahası, pilates prensiplerine uymak ve eğitmenin uyarılarına kulak vermek hareketlerin ve egzersizlerin sonuçlarını çok değiştirir. Herşeyden önce pilateste anahtar doğru duruş pozisyonunu korumaktır. Doğru duruş, leğen kemiği olarak bilinen pelvis kemiğimizi hafifçe öne iterek bel çukurunu kapatmak ve kaburgayı aşağıya, göbek deliğine doğru itmektir (Bakınız Pilateste Doğru Duruş). Bu sayede hem transfers abdominal olarak bilinen karın kasları tüm hareketler boyunca çalışacak hem de, zor hareketlerde bel kaslarımız devreye girip karnımızdaki yükü azaltmayacaktır. Böylelikle bel kaslarımızda olası sakatlıkların da önüne geçilebilmektedir. 


Hareketler sırasında nefes alış verişinin doğru ve düzenli şekilde devam etmesi de olmazsa olmazdır (Bkz. Pilates’te Doğru Nefes). Diğer pilates prensiplerinin gerçekleştirilmesine katkıda bulunur. Nefes alıp vermek hem hareketleri kolaylaştırır ve yorulmayı geciktirir, hem de kas gelişimini %30 artırır. Aynı zamanda, nefesin zihin ve beden arasında bir bağ kurduğunu ve hareketlerin ritmik ve bütünlük içinde yapılmasını sağladığını da sanırım söyleyebiliriz. Bu şekilde pilates için gereken doğal hareket akışı ve ritmini yakalayabilirsiniz. Nefese önem vermek ve hareketleri tarif edilen şekilde nefesle desteklemek ayrıca bir diğer prensip olan konsantrasyonun sağlanmasını kolaylaştırır. 

Hareketleri yaparken her zaman o anda aktif olan kaslarınıza, nefesinizi doğru kullanmaya, ve duruşunuzu bozmamaya konsantre olmalısınız. Aynı zamanda tüm hareketleri kontrollü ve net yapmalı, vücudun kontrolünüz dışında savrulmasına, dengede duramayıp düşmesine ve vücudunuzun sakatlanmasına izin vermemelisiniz. Bunun için de farkındalık çok önemlidir. Eğitmeniniz size hareket esnasında hangi kaslarını kullanmanız gerektiğini ve hangi bölgelerinizin çalıştığını hissedeceğinizi söyleyecektir. Eğer siz daha farklı bir yerin çalıştığını hissediyorsanız, eğitmeninizden sizi yönlendirmesini isteyin. Genellikle derslerde gözünde canlandırma tekniği kullanılmaktadır. Eğitmeniniz size ellerinizi tavana uzatmanızı veya omurganızı C şekline getirmenizi söylerken aslında hareketleri bunu hayal ederek yapmanızı kastediyordur.

Omurganızı her zaman korumak, iç organlarınızın olası darbelerden korunması, bir balerin gibi zarif ve dik bir duruş için pilateste “core” veya “merkez” dediğimiz, kalça ile kaburga arasındaki kas grubunun güçlenmesi gerekmektedir. Bu aynı zamanda vücudumuzu daha rahat kullanmamızı, diğer kas gruplarını güçlendirmemizi kolaylaştırmaktadır. Joseph Pilates, enerjinin merkezden yayıldığına ve buradan el ve ayaklara aktığına inanmıştır. 

Yukarıda söz ettiğimiz noktalara dikkat edersek pilateste hedeflediğimiz ruh, beden, zihin dengesine ulaşabiliriz. Bu sayede ayrıca, vücutta dengeli gelişimi sağlayabiliriz. Düzenli ve doğru olarak uygulanırsa pilates sayesinde esnek ve güçlü eklemler ve omurgaya sahip olabiliriz, tüm bunların doğal bir sonucu olarak daha sıkı ve güzel bir vücuda sahip olabiliriz. 




Comments

Popular posts from this blog

Haftanın Tarifi; Karnabahar Püresi

Pelvis Stabilasyonu

Pilateste Pozisyonlar